Kategori arşivi: 25th Hour

“Do the Right Thing” (1989)

Bir sinemaseveren hemen bugün yapacağı en doğru şey “Do the Right Thing/Doğruyu Seç”i izlemek olacaktır. Hayatımda izlediğim en iyi filmlerden biri…Bir indie…Çok çarpıcı bir ırkçılık teşhiri olup aynı zamanda alabildiğine sevimli, sempatik bir film olmayı başarıyor. Barack Obama’nın eşiyle ilk … Okumaya devam et

25th Hour, Bağımsız Sinema, Do the Right Thing, Doğruyu Seç, Indie, Spike Lee, The Inside Man kategorisine gönderildi | 2 Yorum

“Eternity and a Day” (1998)

Angelopoulos’la birbirimizi tanıma sürecimiz devam ediyor. 125 dakika gibi, bir Angelopoulos filmi için kısa sayılabilecek uzunluktaki Eternity and a Day (Sonsuzluk ve Bir Gün, 1998); hayatı bir arayış içerisinde geçmiş olan ve son gününü yaşadığını bilen bir yazarın, flashbacklerle düşsel … Okumaya devam et

25th Hour, 90lar, Eternity and a Day, Film, Sonsuzluk ve Bir Gün, Spike Lee, Theo Angelopoulos kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Tekrar izlemek istediğim filmler

Dressed to Kill‘den (Öldürmeye Hazır, Brian De Palma, 1980) bahsederken aklıma tekrar izlemeyi istediğim filmler geldi. Psycho (Sapık, Alfred Hitchcock, 1960) veya Hannibal (Ridley Scott, 2001) gibi filmleri ilk kez izlediğinizde aldığınız tadı maalesef tekrar izlediğinizde alamıyorsunuz. Bunun sebebini bu … Okumaya devam et

25th Hour, Blow Out, Goddfellas, LA Confidential, Listeleme Kültürü, Miller's Crossing, Mr. H, Rosemary's Baby, The Birds, The King of Comedy, The Shining kategorisine gönderildi | Yorum yapın