Çelişkilerim 1

11817269_10153490951117402_7875431444011374673_n

Ne demişti Hegel: Yaşam çelişkilerle yol alıyor…

Bunu yazınca Hegel okuduğum falan düşünülmesin. Bir kitapta denk gelmiştim (Anti-dühring) ve hafızaya not etmiştim. Hegel’i okuyup, anlayanın elinden öperim. Bugün Almanya, Almanya’ysa bunu felsefeye yani Hegel’e borçludur. Şimdi çelişkilerimi yazacağım. Başta İbrahim Toy olmak üzere bütün kesimleri kendi sayfalarında veya bu yazının yorum bölümünde çelişkilerini yazmaya davet ediyorum. Meydan hodri!

*Ev disiplinim yerlerde sürünüyor ama aynı zamanda ev işlerinden bıkmış durumdayım.

*Lezzetlere düşkünüm. Bunun için bir yerlere gittiğim de oluyor. Kötü bir şey yiyince mutsuz oluyorum ama çok kötü bir aşçıyım. Şinitzel bile pişiremiyorum. Kendimi geliştirmek için de hiçbir şey yapmıyorum.

*AKP kitlesine hem ulaşılabileceğini hem de kıyamete kadar ulaşılamayacağını düşünüyorum.

*Arabeskin ideolojik öneminin farkındayım ama özellikle Orhan Gencebay dinlemekten geri duramıyorum.

*Daha önce 978 kere “içime sinmeyen kıyafeti almama” yemini etmeme rağmen genelde böyle yapıyorum.

*Konuşurken de yazıdaki gibi tırnak işareti işlevi gören bir mekanizmanın olması gerektiğini düşünüyorum ama var olan ve iki parmakla tırnak işareti yapma mekanizması bana itici geliyor.

*Kendi klişelerimin sıkı alıcısıyım ama başkalarının klişeleri bana itici geliyor.

*Refleks küfür etmiyorum. Bana çok itici geliyor ama küfürlü deyimlere, tabirlere, atasözlerine çok gülüyorum.

*Kubu Zekirdemiz’i hiç sevmiyorum ama kendisi hakkında kitap yazabilirim.

*Kadir Taşdelen’le hemen hemen hiçbir konuda anlaşamıyorum ama onunla arkadaşlığı seviyorum.

*Okan Do kendisini etiketlememem üzerine beni uyarmış olmasına rağmen, kendisinin 66 oynamayı bilen ve saz çalabilen bir insan olduğunu açıklamak istiyorum.

*Sırma Doğan a karşı değilim ama kendisinin “örtük triplerine” gıcık oluyorum.

*Tarihteki devrimlerin aslında birer “darbe” olduklarını düşünüyorum. Bunları güzelce açıklayabileceğimi de düşünüyorum ama yapmayacağım.

*Eskiyi her anlamda özlüyorum ama asla eskiye dönmek istemem.

*Hitchcock’un bütün filmlerini izledim ama aslında buna gerek olmadığını düşünüyorum.

*Futbolun bir din olduğunun farkındayım ama futbol tutkunu olmaktan vazgeçemiyorum.

*Evin insan hayatında ne kadar önemli olduğunun yıllardır farkındayım ama bugüne kadar “adam gibi” bir evde yaşamadım neredeyse.

*Bazen özgüvenim çok yerinde olur, bazen de olmaz. Olduğu zamanlar dünyayı fethedebilirim.

*Rafine sanat eserlerinin de “lame” sanat eserlerinin de alıcısı olabilirim. Ankara’nın Bağları’nı çok içli buluyorum. Kız Bahçende Gül Var Mı türküsünü bilen ve seven 649 kişiden biriyim.

Şimdilik bitti…Burada veya kendi mahallenizde çelişkilerinizi yazmayı geç esmeyin derim.

Cu

Bu yazı nitelikli goygoy, Uncategorized kategorisine gönderilmiş ve ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.