Real Madrid’de neler oluyor?


ilerihaber.org’da yayınlanmıştır.

Geçtiğimiz hafta bir yazı yazmıştık ve Manchester United’daki kötü gidişat üzerine Alex Ferguson’un yeniden göreve gelme ihtimali üzerine beyin jimnastiği yapmıştık. Bu hafta QPR’a dört atan United hala Mourinho’nun yedi puan gerisinde ve işleri hala imkânsıza yakın.
Sezon başında işi çok zorlaşan diğer bir takım da ünlü İspanyol devi Real Madrid. Atletico Madrid’e yenilince lider Barcelona’nın altı puan gerisine düştüler.
Futbolda endüstrileşme arttıkça sürprizlerin meydana gelme olasılığının azaldığını düşünüyoruz. Çünkü endüstriyel futbolda para konuşur ve para sürprizleri sevmez. Üst düzey liglerde sekiz, dokuz puanlık bir farkın kapanması imkânsıza yakındır bize göre.
Barcelona’nın altı puan gerisinde kalan Real Madrid bu arayı kapatabilecek mi?
Üst düzey liglerde fikstür çekimi her zaman şaibeli bir konu olmuştur. Yetkililer herhangi bir üçkağıdın olmadığını iddia etseler de büyük takımların altıncı, yedinci haftadan önce karşılaşmadıklarını görürüz. Hatta genelde 13,14. haftalarda karşılaşırlar. Ölümüne rekabete sahip takımların son hafta da karşılaşmaları arzu edilmez. Bunun getireceği parasal rant ağızlarını sulandırsa da o maçta altından kalkamayacağı olayların olacağını bildikleri için bunun da önüne geçerler.
Lig fikstür çekimlerinde hile olmasaydı ve Real Madrid ile Barcelona bu hafta karşılaşsaydı neler olurdu? Daha doğrusu Barcelona yenseydi ve puan farkı dokuza çıksaydı koskoca sezon ilgisini kaybederdi. Bunu düşündükleri için hile hurda yapıyorlar.
Bu önlemlere rağmen Real Madrid’in altı puan geriye düşmesi kapitalistler açısından yine de sezonu tehlikeye atıyor. Dediğimiz gibi artık futbolda sürprizlere yer yok.
Real Madrid bu…Bir sezon olağanüstü görülür sonra sıradanlaşır. Sıradanlaşınca 500 milyon avroluk transfer yapar yine bir sezon daha olağanüstü görülür.
Aslında bu sezon yine paraları saçtı.
Futbol çokça orta saha demektir. Orta sahaya şu anda dünyanın en önemli ve en potansiyelli oyuncusu olan Toni Kross’u hem de 25 milyoncuk gibi “bedava” denebilecek bir paraya satın aldılar. Fakat stratejik bir hata yaparak yine en faydalı orta saha oyuncularından olan Xabi Alonso’yu da Bayern Münih’e gönderdiler. Bu hamlenin hata olmadığını düşünenler de yok değil. Zira Alonso birkaç ay sonra 34 yaşında olacak bir futbolcu.
Hemen hemen herkesin hata olarak gördüğü iki hamle daha yaptılar. Birincisi Dünya Kupası’nda gol kralı olan sansasyonel James Rodriguez’e 80 milyon avro ödediler. Üç hafta kısa bir süre ama bu futbolcunun bu kadar para etmediği belli oldu. Fakat ne gam! Real Madrid zaten forma satışlarından 50, 60 milyon avro kazandı. “Ya tutarsa?” mantığıyla hareket ettiklerinden rahatlar.
Real Madrid’in transfer yaparken “tipe”, karizmaya önem verdiği bilinen bir gerçektir. Ronaldinho’nun “tipini” beğenmedikleri için onun yerine Beckham’ı tercih ettikleri hep dillendirilir. Rodriguez de bu anlamda sansasyonel bir oyuncudur.
Bir diğer yanlış hamle de Di Maria’yı Mancehster United’a göndermeleri oldu. 75 milyon gibi iyi paraya verdiler ama Real Madrid zaten futboldan para kazanmak isteyen bir takım değil. En etkili hücumculardan olan Di Maria’nın gidişi mutlaka olumsuz etkileyecektir Madrid’i.
Bekleyip göreceğiz. Olmazsa dediğimiz gibi bir 500 milyon avro daha harcarlar. Para var huzur var!
Ferguson’un Manchester United’a geri dönmesi gibi acaba Del Bosque de Madrid’e geri döner mi? Ütopik bir şey değildir bu. Dediğimizi gibi bekleyip göreceğiz.
Bu yazı Uncategorized kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.