Facebook Hesabım
Ben kimim?
Mesleğim İngilizce öğretmenliği olmakla beraber, bu sitenin İngilizce öğretmenliğiyle alakası yoktur. 2008 yılından beri blog yazarlığı yapıyorum. İlk başlarda sadece sinema yazıyordum. Sonra daha çok siyaset yazmaya başladım. İki, üç senedir ise (şu anda 2016'nın sonundayız) "her şeyi" yazıyorum. Sitenin üstündeki görselin altında yer alan sekmeler benim ilgi alanlarım ve bu alanlarda yazılar yazıyorum. Eski yazılarım, yeni yazılarım hepsi bu sitede olacak artık. Keyifli okumalar dilerim... Baran DoğanSinek İkilisi Ne Demek?
Sinek ikilisi, briçteki en değersiz kağıttır. "Sinek ikilisi muamelesi yapmak" gibi bir deyime malzeme olmuştur. Birisini önemsememek anlamındadır. Kendimle dalga geçmeyi sevdiğim için bu ismi tercih ettim.Yazı Arşivim
-
Son Yazılarım
- Hayatın Anlamı Nedir? 22 Nisan 2025
- Sosyal Medya Devrimi 26 Şubat 2025
- Yeşil Peri Gecesi 15 Aralık 2024
- Ferdi Tayfur Türkiye’dir! 7 Ekim 2024
- Toza Sor 23 Haziran 2024
Bazı Eski Yazılarım
Aylık arşiv: Haziran 2011
“A Single Man” (2009)
Filmlerin afişlerinin filmin içeriğiyle uyumlu olmaması benim nazarımda bir eksi puan. “A Single Man/Bir Yalnız Adam”de iki büyük oyuncuyu oynatıyorlar. Bunlar Colin Firth ve Julianne Moore. Firth filmin başlığındaki yalnız adam da Moore başrollerden birine sahip değil. Her filmde … Okumaya devam et
A Single Man, Colin Firth, Julianne Moore, Tom Ford, Yalnız Bir Adam kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Say Anything…” (1989)
O indie posterden referans alarak izlemeyi düşündüğüm iki film içinde, bugün izlediğim “Say Anything…/Bana Sevdiğini Söyle”nin dün izlediğim “Drugstore Cowboy”dan daha iyi olduğunu hissediyordum. Yanılmamışım. 70ler Amerikan sinemasına olan hayranlığımla rekabet edebilecek bir dönemciğim daha var diyebilirim artık. O da … Okumaya devam et
Bana Sevdiğini Söyle, Being John Malkovich, Cameron Crowe, High Fidelity, Ione Skye, John Cusack, John Malkovich Olmak, Romantik Komedi, Say Anything, Yüksek Sadakat kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Drugstore Cowboy” (1989)
Indie açılımı devam ediyor. O posterde yer alan bir indie izledim bugün. Sonuç “Sex, Lies & Videotape” kadar olmasa da tatmin edici. Zaten o zaman da yazmıştım. Indieler sizi sıklıkla hayal kırıklığına uğratabilir ama iyisine denk gelirseniz tadından yenmez. Son … Okumaya devam et
Bağımsız Sinema, Drugstore Cowboy, Francis Ford Coppola, Gus Van Sant, Indie, Matt Dillon, Psycho, Rumble Fish, Sapık, Seks Yalanları, Sex Lies and Videotape, Siyam Balığı kategorisine gönderildi
Yorum yapın
!!! MEKAN DEĞİŞİKLİĞİ !!!
İki üç gün önce bir meslektaşım tayin istedin mi diye sordu. Evet, İstanbul’a dediğimde ne cesaret dedi. İnsanların İstanbul’dan gereksiz yere korktuklarını düşünüyorum. Tayinim ilk tercihim olan Çekmeköy Vatan İlköğretim Okulu’na çıktı. Tabi ben bu tercihi gözüm kapalı yapmadım. Üç … Okumaya devam et
“Ichi the Killer” (2001)
Tarantino’nun filmlerinden sonra estetize edilmiş şiddet diye yeni bir janr ortaya çıkmıştı. Aslında onun filmlerinden daha da eskiye dayanan bu türün en meşhurlarından biri de bizzat Tarantino’nun hayranı olduğu Takashi Miike tarafından çekilen “Ichi the Killer/Katil Ichi” filmidir. Uzun süredir … Okumaya devam et
anti-kahraman, Braindead, Ichi the Killer, Katil Ichi, Takashi Miike kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Bir yiyecek bir içecek
Bazen kendimi sağlıklı beslenme freak‘i gibi hissediyorum. Sıfır katkı maddesi içerdiği iddiasında olan Doğa marka müsliyi bu yüzden seviyorum. Aslında Dr. Oetker’in müslisini de seviyorum. Tatmin edici miktarda iri taneler var içerisinde ama içeriğine baktığınızda bir sürü hoşuma gitmeyen madde … Okumaya devam et
Indie, James Bond, Küçük Gün Işığım, Little Miss Sunshine, Martini, shaken not stirred kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“The Outlaw Josey Wales” (1976)
Clint Eastwood’un yönetmenlik kariyerinin ilk dönemlerinde yer alan “The Outlaw Josey Wales/Kanunsuz Josey Wales”, kendisinin favori filmleri arasında yer alıyormuş. “Unforgiven/Affedilmez”in köklerinin yattığı film, Eastwood karizmasıyla ve kendisinin yönetmenlik dehasıyla süslü bir başyapıtımsı. Kesinlikle boşa sallamayan, tezi olan bir film. … Okumaya devam et
Clint Eastwood, Kanunsuz Josey Wales, The Outlaw Josey Wales kategorisine gönderildi
2 Yorum
“Türk Sinemasında İstanbul”
Eylül’den itibaren İstanbul’da yaşama ihtimalim var. 24 Haziran’da belli olacak. Çocukluktan itibaren Türk filmlerine ilgi duyduğum için İstanbul benim için her zaman rüyalarımın şehri olmuştur. İlk kez 1988’de gittim İstanbul’a. Nereden hatırlıyorsun derseniz, yolculuk boyunca “Sezen Aksu 88” albümü çalıyordu … Okumaya devam et
agah özgüç, kitap, Türk Sinemasında İstanbul kategorisine gönderildi
12 Yorum
“Gişe Memuru” (2010)
Aslında 22 Kasım 2010 tarihinden sonra var olmayan bir meslek gişe memurluğu. Bu tarihten itibaren nakit gişeleri kaldırılmış olup geçişler sadece OGS ve KGS aracılığıyla yapılmaktadır. Tolga Karaçelik’in bu ilk filmi belki bir on sene sonra anlaşılmazlık sorunu çekebilir ama … Okumaya devam et
Gişe Memuru, Nergis Öztürk, Serkan Ercan, Sermet Yeşil, Tolga Karaçelik, Uzak İhtimal kategorisine gönderildi
3 Yorum
Her şey satılık
Oyumu açıkladığım yazıya bir yorum geldi. Böyle ufak tefek partilere oy vererek yönetime ne kadar etki edebilirsiniz gibi bir yorumdu. Ben de yönetime etki etmek değil, sistemi baştan aşağı değiştirmek istediğimi yazdım cevap olarak. Bugün yaşadığım olaydan sonra gel de … Okumaya devam et
Uncategorized kategorisine gönderildi
Yorum yapın